Tokluk Hissi Hissettirecek ve Daha Az Kalori Almanın 7 Yolu

Kilo kaybını sağladığınız sürede ulaşılan ağırlığınızın korunmasını etkili bir şekilde gerçekleştirmek için tokluk hissinizi sağlamanız çok önemli bir kriterdir. Aksi durum söz konusu olursa, sürekli aç hissedersiniz ve uyguladığınız diyetlerin başarısında oldukça zorlanabilirsiniz.

1) Yeterli ölçüde posa, protein ve yağı öğünlerinize eklemelisiniz

Öncelikle yemeğe oturduğunuz da yeterli proteini ve posayı aldığınızdan emin olmalısınız. Proteini tercih ederken önceliğiniz her zaman az yağlı seçenekler olmalı. Öğünlerinizde eğer yeterli proteini sağlarsanız hem metabolizmanız hızlanır hem de tokluk hissiniz yükselecektir. Posa denince akla gelen en önemli kaynaklar sebze, meyve ve kuru baklagillerdir. Vücudumuz tarafından sindirilemeyen fakat hacimce büyük yer kaplayan şeydir posa. Bu özellikler sayesinde hem diğer besinlerin sindirilmesini yavaşlatır hem de mideyi doldurarak uzun bir süre tokluk hissetmenizi sağlarsınız. Yağın yararı ise vücudumuzda sindirimin diğer besin ögelerinden daha uzun süreçte olduğundan beraber tüketilen besinlerin de sindirimini yavaşlatır. Yağ tercihlerinizde sağlıklı yağları (keten tohumu, badem, fındık, ceviz, yağlı tohumlar, bitkisel yağlar vb.) ve ölçülü şekilde kullanmalısınız.

2) Hacimi yüksek ve düşük kalorili besinleri tercih etmelisiniz

Hacimi yüksek ve düşük kalorili besinler derken kastettiğimiz şey, posa ve su içeriğinin yüksek olmasıdır. Yani sebze ve meyveler ilk akla gelen şeylerdir. Gazlı içecekler ve meyve suları da aynı şekilde yüksek sıvı ve hacme katkıda bulunan şeylerdir fakat şeker oranları ve kalori değerleri çok yüksek olduğu için sağlığınızı olumsuz şekilde etkiyebilir. Bu sebeple midenizi doldurmak ve acıkmamak için meşrubatlara kesinlikle yönelmeyin.

3) Yemek öğünlerinizde yiyecekleri tabağınıza porsiyon ölçüsünde alın

Yemeğe oturduğunuzda önünüzde dolu bir tabak görmek sizin psikolojik olarak doymanızı sağlayacaktır. Aynı anda besinin hepsinin önünüzde olması porsiyon kontrolünü zorlaştırdığından kendiniz kontrol etmenizde kolaylık sağlayacaktır.

4) Ana yemeğe odaklanmalısınız

Yemeğinizi özellikle dışarıda yemeye gittiğinizde genellikle yemeyi hedeflediğiniz ana yemek gelene kadar aslında doyuş olursunuz. Başlangıç, ara sıcak, derken bunlar yemek olarak bile gözükmez gözümüze çoğu zaman ana yemekten daha çok kaloriye sahiptirler. Bu sebeple yiyeceğiniz ana yemeği önceden planlamalısınız ve başka seçeneklerin planlarınızı saptırmasına izin vermemelisiniz.

5) Yavaşlamalısınız

Hızlı yemek yemek, yemeğinizden keyif almanızı engeller. Aynı zamanda doygunluk hissinizin oluşmasını da zorlaştırır. Bunun için daha küçük çatal, kaşık kullanabilir, daha fazla ağzınızda çiğneyebilir ve ya yemeklerinize baharat ekleyebilir, yemek yerken başka şeylerle ilgilenmeyebilir, yemeğinizi yedikten sonra 15 - 20 dk kadar beklemek gibi önlemleri alabilirsiniz.

6) Yeterli şekilde sıvı aldığınızdan emin olun

Vücut fonksiyonlarınızın tam olarak yerine getirilmesi açısından yeterli sıvı alımı çok büyük önem taşımaktadır. Aynı zamanda doluluk hissinizi sağlayarak kendinizi aç hissetmenizi engeller. Bu sebeple yemek öncesi ve yemek esnasında suyunuzu yudumlamanız işinizi daha da kolaylaştıracaktır.

7) Vücudunuzu dinlemelisiniz

Vücudunuzu iyi tanımalısınız. Dur dediği anları önemsemelisiniz. Çoğunlukla fiziken doysak da psikolojik olarak daha fazlasını yemek isteyebilirsiniz. Bu gibi durumlarda ara vermeniz, derin bir nefes almanız ve düşüncelerinizi vücudunuzda yoğunlaştırmalısınız.