Ciğer parçalama gününün ardından

Evet bir perşembe sabahı ve akşam yine olaylar olaylar bana göre...

En çok da etkileyen kısım Poyraz' Albay'ımla olan konuşmasıydı yine..Bana mutluluğun resmini çizer misin,gösterir misin Albayım? İşte orada resim,kare,roman,şiir... Burada bak mutluluk... (Biraz benim cümlelerim bunlar ama işte etkisinde kaldığım kadarıyla :))

Yeni eve taşınmişim.Diyorum ki sabah söyle kendime bir kahvaltı hazırlayayım.Hiç yapmıyacağım şey he..Bilen bilir tek yemek yemekten nefret ettiğim için kendime bişiler hazırlamam hiç uğraşmam akşama kadar gerekirse aç kalırım ama hazırlamam.. O derece yani... Neyse gittim marketten 2 yumurta aldım,ekmek aldım; dedim ki bir yumurta yapım kendime tereyağlı sucuklu.(Bakmayın siz malzemem vardır ama yapan yoktur.Bozulur gider sonra onlar,daha sonra yenilerini alırım ben yine bozulmaları için.Takıntı...)Koydum demliğe suyu,anaa ocak çalışmıyor..Eee tüp te var (tüpüm de var o derece).Niye çalışmıyor derken meğersem ocak bozukmuş.Elimi atığım şeyler elimde kaldı...Napiim napiiim ee albayıma çıkayım barii..Onunda çok konuşan bir arkadaşı var o da oradaymış.Ben elimde tava içinde tereyağı,doğranmış sucuklarla ; diğer elimde de 2 adet yumurta çıktım yukarı.Neyse arkadaşı sualler soruyor bana:kızım adın ne?kızım nerde çalışıyon?kızım annen baban sağ mı,ne iş yapıyorla,nerelisin,bekar mısın...?? Sorular bitmiyor.Ben albayımın mutfağında sindim resmen,çapraz sorgudayım,küçüldüm iyice(hayır zaten 1.59 boyum var daha ne kadar küçülecen demeyin ,küçülünüyor muş.)Birde cevabı beklemiyor dönüyor albayıma benim verdiğim cevaplardan yola çıkarak yorum yapıyor,kendi hayatından kesitler veriyor,susmuyor,dönüyor diğer soruya felan..Böyle bir kısır döngü.Bir sucuklu yumurtayı yapmak ne kadar uzun sürebilirse okadar uzun sürdü.Hayatım da en zor şartlarda yaptığım ilk ve tek sucuklu yumurta idi.Yedim mi?Tabiki yedim.Hemde elimde tava ile aşağıya tam kaçıyordum ki 'Albayıım ben gidiyim çok çok teşekkür ederim,teyzecim tanıştığıma memnun oldum.oğlunuza ,eski kocanıza yeni karısına,istanbul'ki apartmanı olan ablanıza,komşunuza,köşedeki bakkal amca ya ve arabasına,siyah tek bacağı kısa olan ama sizin onu çok severek beslediğiniz köpeğinize,başındaki tokaya,gelirken ayağını vurduğu için yolda yeni aldığın 5TL lik teliğe selam söyle...' diyordum ki 'OLMAAZZ KIZIM' diye haykırdı.! Balkona geçtik kolumdan şefkatle sürüklenerek.Bilmedğim bir çay koydular önüme.Yararlı,bütün otlardan demlenmiş çok muhteşem bir çay.İçemedim.Albayım ilk bardağı içince ona uzattım hemen'Bunu da iç albayım valla benim mide hassas otlara karşı,hem ben etçiyim.' dedim.Onlar konuştu ben sucuklu yumurta yedim.Onlar sordu ben ağzıma ekmek doldurdum ki konu uzamasın.Onlar anlattı ben albayımın balkonundan Karagözler manzarası izledim.Denizin çarşaf gibi oluşunu,güneşi,tekneleri,adaları,bulutları izledim.Bulutlardan poyraz çizdim,tekneleri saydım,tekrar sıraya soktum,renk sırasına göre ayırdım,bulutlara geri dödüm,yine poyraz çizdim,ev çizdim,araba çizdim,huzurla yenen bir sucuklu yumurta sorfası çizdim...Hayatımda yediğim en enteresan sucuklu yumurta idi.Hem manzara süper ,hem anlatacakları bitmeyen bir teyze,hem de inanılmaz güler yüzlü bir albayım.

Aşağıya inme  merasimim çok ayrı idi.Kaçtım resmen işten aradılar diye.İzinli olsaydım eğer denize gidecekmişiz beraber,çok güzel olurmuş...Tabiki izinli olduğumu söylemedim.Okadar aklım kalmıştı Allahtan..Eve gittim,bir sigara yaktim,oturdum,sakinliği ve sessizliği dinledim,kalktım aniden ya eve gelip beni görürlerse diye aldım deniz çantamı çıktım evden.Arkama bile bakmadan atladım tavşanıma..Patanaj çektim tavşanımla.Uzaklaştım olay yerinden...

Neyse konuyu ben nereye getirdim.He her albayımla muhabbetinde Poyrazcığımın benim albayımla anılarım gelir aklıma.Birini daha payşatım sizle..

Bu arada yeni taşınmışım ama 1buçuk ay olmuş.Yani 1buçuk aydır ben ocağı denememişim.Ama tüpü taktırmıştım babama.Ben den ev garısı felan olmaz anacım..

submit to reddit
Bumerang - Yazarkafe

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Facebook Yorumları



Disqus Yorumları